ay dostlar blogum aklıma geldikçe üzülüyorum. neticede üç-beş kişi eğleniyoruz burada ve ben devamlı buraya yazı yazmıyorum diye hüzünlenip, tekrar yazmayarak başa sarıyorum.
ama benim hayatımda büyük değişimler oluyor. bir yıllığına çin'e gidiyorum ve orada yaşayacağım. bu bir yıl uzar mı, olur mu bana iki yıl üç yıl onu bilemem ama dönüp çoluk çocuğa karışmaca gibi durumlar da oldu ki nitekim 24 yaşında evli kezbanlardan biri de ben olabilirim. ama biz bu ihtimale gelmeden önce önümüze bir eğitim yolu koyduk. kutsalız olum. evlilik hayalleri peşine düşmeden önce bi ekmek kazanmayı cebe koymak gerektiğinden, bu bir yıl boyunca, ne yapıp ne edip çinceyi halletmemiz gerekiyor. yoksa kezban olma hayallerim de, dört yıldır okulunu okuduğum dille ilgili müthiş planlarım da başlamadan bitecek.
ben her zamanki gibi bu blogu çin'deyken aktif olarak kullanma niyetindeyim. gerçi geçen pekin'e bir aylığına gittiğimde ne yazık ki bırakın blogger'ı, gmail sayfamı bile açamıyordum ama bu sefer oranın tecrübelilerinden öğrendiğim yasakları delme yöntemleri işe yararsa, rahatça size seslenebilirim. eğer seslenebilirsem ve keyfim gelirse de bol fotoğraflı gezi yazıları yazabilirim. böylece eğer pekin'e yolunuz düşecek olursa nerde ne yemeniz gerektiğini ve nereye ayak basarken neler düşünmeniz gerektiğini önceden öğrenmiş olursunuz. biliyorsunuz şehrin kalbi, gezi rehberlerinde yazmıyor.
o güne kadar öpüyorum.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder