Bu sıralar da bir serbest kıyafet tartışması çıktı. Yaşlanmış ama hala liseden mezun olamamış biri olarak birkaç şey söyleme hakkım olduğunu düşünüyorum. Çünkü daha iki gün önce ben de okulda serbest kıyafet kavgaları ediyordum.
Ediyordum ama sanmayın ki bu yeni alınacak kararı olumlu buluyorum. Devlet okullarında serbest kıyafet olsun mu olmasın mı tartışmasının "olmasın" tarafındayım. Eğer arkadaşlarım dahil öğrenciler bu yazdıklarımı görseler beni taşlarlardı. Çünkü bu onlar için "Türkiye İslam devleti olsun" kadar önemli bir şey. Ama ben yine de düşüncelerimi değiştirmeyeceğim.
Biraz gerçeklerden konuşalım. Eğer özel okulda okuyarsanız, serbest kıyafet size verilmiş bir nimet olabilir. Ki onun bile "şimdi ne giyeceğim" zorlukları varken, bu uygulamanın devlet okullarına götürülmesine karşıyım. Onları neden küçümsüyorsun denebilir. Bu küçümsemek değil, bu Türkiye'nin halini bilmek ve daha küçücük bir sürü veledin arasında yarış olacağını, kiminin kırılacağını, kiminin üzüleceğini fark etmek.
Herkesin durumu yok. Devlet okuluna zengin veletler de gelir, amele çocukları da. Sen onları aynı durumda görüp, hele hele kıyafet gibi bir konuda böyle bir serbestlik getiremezsin.
Çünkü kıyafet, durumu çok açık şekilde gözler önüne serer.
Çünkü her şey kıyafetle anlaşılır.
Bu dış görünüşe önem veren bir salağın çığrışları değil. Böyle düşünülürse, üzülürüm. Demek istediğim, okulda serbest kıyafet olması bazı çocukların anne-babalarını zor durumda bırakması anlamına gelir. Arkadaşlarında gördüğü kıyafetleri ister, babanın alacak durumu yoktur, boş yere evin huzuru kaçar, bu böyle.
Bir de serbest kıyafet savunucularının en taktıkları nokta, özgürlük meselesi. Diyorlar ki, çocuk şimdiden giyeceğine karar vermezse, ilerde nerede ne giyileceğini bilemez, özgür olamaz. Hem Amerika'da, Avrupa'da herkes serbest kıyafet giyiyor, daha kendine güvenli yetişiyorlar.
Zurna zırt dedi. Bir kere Avrupa'da önemli okullarda (bu zenginlerin özel olarak gidip, özel eğitim aldıkları disiplinli okullarda, hani acayip iyi insanlar yetiştirenlerde) hiçbir şekilde serbest kıyafet yok. Hatta ve hatta adamlar abartıp, okul sınırlarının içine bile serbest kıyafetle sokturmuyorlar. Bu okullar yatılı. Çocuklar haftasonları ailelerinin yanına çıktıklarında, kıravatıyla, yeleğiyle okul kıyafetleriyle çıkıyorlar okuldan ve okula da yine aynı nizami şekilde geliyorlar. Bu insanların ileride nerelere geldiklerini görüyoruz. Disiplin her zaman iyidir ve zararlı değildir.
Ayrıca, gel gelelim özgürlük meselesine. Ben bir kere bu yargıyı kendime hakaret olarak algılarım. Biz formayla büyüdük ama ben ne giyeceğimi kendim seçebiliyorum (salak değilim o kadar), nerede ne giyilir, biliyorum (bunun okulda serbestlikle değil, biraz gözlem ve görmüşlükle alakası var), ayrıca serbest kıyafet giyemiyorum, kendi seçimlerimi yapamıyorum diye bir güven eksilikiğim falan da yok.
MEB'in anketinde hayır oyu kullandım. Karar size aittir. Anket 30 Nisan'a kadar devam edecek...
Anket
Fotoğraf: Roseburn School 1922
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
bende dğn bu konu hakkında yazmıştım. Avrupada devlet okulları serbest bilio muydun :D
YanıtlaSilCok tatlı bı blogun varmıs:)
YanıtlaSilmuzık
resımler
yazıların:))
bayıldım
Çook teşekkür ederim. =)))
YanıtlaSilAnkette ben de hayır olarak kullandım oyumu. Bahsettiğiniz sebeplerden dolayı ben de desteklemiyorum bunu...
YanıtlaSilBence bunun yaşla ilgisi var. İlkokulda forma doğru olabilir,ben ilkokulda forma olmalı dedim, küçüktür, psikolojik sebeplerden maddiyattan. Ancak ortaokuldaki lisedeki birey artık çocuk değildir, ahh psikolojim bozuldu ah baba bana Chanel al demez, Türk filmi mi bu? Allah aşkına sanki aldığı boyalardan, defterden, beslenme çantasından belli olmuyor muydu yine maddi durum küçükken? Hadi işte ilkokula evet, ancak diğerlerine hayır, 18 yaşında insan niye kravat taksın? Sorunlu gibi?
YanıtlaSilİlkokulda formaya kafayı takacak kadar asi değildik zaten. Lisede de her ne kadar kısıtlanmış gibi hissetsek de bence bunun sebebi disiplini başka yerlerinden anlayıp öğrencilerin içlerine giydiği tişörtün rengi, kravatın gevşekliği vs yüzünden bağırıp çağırmayla kendilerini tatmin eden gıcık hocalardı. Çorabının, gömleğinin markasıyla bile statüsünü göstermeye çalışan öğrenciler yok mu hem? Bence gereksiz bir anket. Katılıyorum sana.
YanıtlaSil