bugün twitter'da yardırmak istemedim. içimden gelmedi. güne keyifsiz uyandım zaten. biliyordum şike davalarının bugünün içine edeceğini. ilgimi çekmedi. her şeyi de yok saydım. haberleri izlemedim, twitleri okumadım onunla ilgili. ayrıca zaten bugünü keyifsizleştirecek tek olay da o değildi. diğer olayı da ben söylemeden tahmin edersiniz zaten. yani umarım. çünkü eminim ki şike davası konusunda durmadan öten çoğu kişi o olayın ne olduğundan bile haberdar değildir. bahsetmeye gerek yok. bazen bazı şeyler bahsedilmeden hatırlanmalıdır. en azından öyle olması gerektiğini düşünüyorum.
keyifsizliğin araştırmasını yapmadım. ama düşündüm bugün; belki de geçmişten gelen bir keyifsizliktir bu. yani şu enerji düzeyleri meselesinde falan da... belki tam da bugün geçmişte yaşanan acılar o gün keyifsizleşmemizi sağlıyordur. illa ki ses uyandıran ulusal olaylar da değil kast ettiğim. basit kişisel bir acı da bizi bu hale getirmiştir. olasıdır. ne de olsa reenkarne içinde dönüp duruyoruz. belki bugün benim bi tanıdığım öldü. çok önceki hayatımda.
tüm bunları geçtim bugün. mutsuzluk değil zaten. gayet mutluyum. kafam da rahat. ufak tefek takılanlar var. ama o kadar alıştık ki onların da takılmasına; bünyem ve ben, zihnim ve ben, kalbim ve ben. çok da umrum değil yani şu sıra hayat.
akşam babamla hamburger yemeğe gideceğiz.
0 yorum:
Yorum Gönder