elimdeki kitabı bitirmeye çalışalı uzun zaman oluyor. işin garibi de hala eee yeter be diyip bir kenara fırlatmamış olmam. sabırsızımdır ve bunun sonucunda acımam. tuğla gibi bir kitap olsa da, beğenmediysem bırakır giderim, arkamı dönüp veda etmem bile ama nedense bu kitapta merak ettiğim şeyler var. dolayısıyla da her gün küfrede küfrede devam ediyorum sayfalara. bu eylemi gerçekleştirirken güzel giden tek şey de bulduğum karışık kasedin cidden mükemmel olması. arka planda çalan müzik bazen bir kitabı daha hızlı okumamıza yardımcı oluyor. şans eseri anlatılanla, müzik aynı paralelde ilerliyorsa, hacı noluyor ilahi güç bana sürpriz mi hazırlamış, diye düşünüp sonradan kendime gelip yoluma devam ediyorum. yola devam etmek önemli.
yukardaki fotoğraf çok güzel bir günden kalma. yakın zamanda ama çooook uzun zamanda aslında. bir daha asla tekrarı yaşanmayacak, bırak tekrarı benzeri yaşanmayacak bir günden kalma. içinde tonlarca ağırlıkta duygu barındıran, kimisi körelmiş, kimisi olduğu gibi duran. ama asla ve asla bir daha izin verilmeyecek olan. izin vermeyeceğim olan. ama yine güzel bir günde çekilmiş. yıllaaar yıllaaaar sonra baktığımda gülümseyerek hatırlayacağım bir gün. öyle bi fotoğraf işte. diğerlerinden farklı.
sabah yazıyorum artık yazılarımı. akşamları beni basanlar, benim hoşuma gitmiyorlar. basanların ne olduğuna dair kesin bir bilgi sahibi değilim. ama benliğimin içinden kontrolüm dışı çok şeyin geceleyin hortladığından eminim. geceleri kötü. uyuyamamak kötü. sabahın köründe kalkmalı ki insan gece uyuyabilsin. böylece kontrolü dışındakiler de öyle istedikleri zaman kafadan çıkıp odanın içinde fink atıp, benim oturduğum koltuklara oturmasınlar.
bi de benim bi arkadaşım var. hayatımda tanıdığım en kibar, en kırılgan, en narin kız. öyle müthiş uzun bir geçmişimiz yok, acayip yoğunlukta bi paylaşımımız da yok. ama kızı üzen biri karşıma geldiğinde ağzını yüzünü patlatabilirim, öyle de bi önem veriyorum bu kıza. ben kibar biri değilim, hiçbi zaman da çıtkırıldım olamadım ama nedense ben o kızın yanında öyle bi kibarlaşıyorum ki, tamam pınar la abartma, dersiniz. böyle bi gereklilik hissediyorum, yapmak zorunda olduğumu düşünüyorum. hep sevgimden, hep.
ya öyle bi şeyler işte. gene bi içerik bulamadım bu yazıya.
0 yorum:
Yorum Gönder