Güzel Yurdumun Terbiyesi



Erdoğan: Sosyal Demokrat Halkçı Parti’nin Doğu ve Güneydoğu Raporu, yıl 1990. Rapor ortada...

Baykal: İşine bak sen yahu, aklının ermediği konulara girme!

Erdoğan: İşime bakıyorum zaten, sana görevini hatırlatıyorum, görevini!

Baykal: İşine bak! İçinden geçirdiklerini söyle zavallı! Haydi, zavallı!

Erdoğan: Görevini hatırlatıyorum! Ayağa kalkma, rahat ol rahat! O raporda, kendi ana dillerinde yazılı basın, radyo ve televizyon dahil her türlü medya aracılığıyla yayın yapabilme, özel okullarda kendi ana dilleri ile eğitim yapabilme...

Erdoğan: Bizimkinde o yok. O senin fikrin.

Erdoğan: E, nerede yok? Burada, burada, belge burada yanımda.

Baykal: CHP’nin böyle bir raporu yok. Önüne gelen rapor yazar.Erdoğan: Tunceli Raporu’nda var. Rapor partinin resmi kararıyla olur! İşine gelmediğinde ‘bizde yok’

Erdoğan: Bunları bana siz gönderdiniz. İşine geldiğinde “evet”, işine gelmediğinde “Bizde yok.”

Baykal: Sen mi bileceksin! Partinin kararları ortada. O senin kafanda!

Erdoğan: Sayın Baykal’ı artık iyi tanıdım; akşam başka, sabah başka...

Baykal: Hadi canım sen de! Sabahleyin “Ofer’i tanımıyorum” diyorsun, öğlen “İki defa buluştum” diye itiraf ediyorsun.

Erdoğan: “Türk milleti” demek, Türkiye halkı demektir. “Türk milleti” demek, Türkiyeli olmak demektir; daha önce de ifade ettim.

Baykal: Niye çıkarıyorsun o zaman Anayasa'dan? Niye çıkarıyorsun?

Erdoğan: Gazi Mustafa Kemal bu konuyu en güzel şekilde ortaya koymuş. Boş konuşuyorsun, boş.

Baykal: Sen Atatürk’ü bırak, Hikmetyar’ı konuş! Boş konuşuyorsun, boş!

Erdoğan: Sayın Başkan, siz mi susturacaksınız, ben mi susturayım?

TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin: Sayın Erdoğan, siz Genel Kurul'a hitap etmeye devam edin.

Baykal: Gel sen sustur! Hadi gel!

Erdoğan: Grubuna hâkim ol. Hâkim olamıyorsan biz hâkim olalım. Sen kimsin de susturacaksın
Baykal: Sen kimi susturacaksın! Neyle susturacaksın! Sen kimsin de susturacaksın!

Erdoğan: Grubuna hâkim ol. Grubuna hâkim ol. Aciziyet içerisinde olma.

Baykal: Haddini bil! Ülkeyi böldüğünüz yetmedi... Ali kıran baş kesen misin sen?

----
Bu nedir yahu? Ben de mi bir sorun var? Mahalle kavgasının ortasında mıyız, yoksa televizyonda Esra Ceyhan programı mı izliyoruz? Burası ülkenin en saygın yeri değil mi? Burada güya Türkiye'nin en saygın (!) insanları oturmuyor mu?

Hitaplar, laflar, söylenenler bana acayip bir şekilde çingene mahallelerini hatırlattı. Ne güzel! Şopar bir başbakanımız ve şopar bir muhalefetimiz var.

Güzel yurdumun güzel terbiyesi.

0 yorum:

Yorum Gönder

 

Instagram

Twitter Updates

Meet The Author

çince ve benim adım yanyana geçmeli bunu bilin. dil ve tarih coğrafya fakültesi'nden mezunum, yani gayet siyasi bir kişiliğim de var, bunu da bilin. küçüklüğümden beri şehir şehir gezerim, bilin. birçok alana el atmış durumdayım, her şeyden biraz tadarım, ney de üflerim, piyano da çalarım, bunları da bilin. ha bak bilgiye inanırım. bilmeye inanırım. hayatın çekilirliğini bilmede ararım. hep beraber bilelim. bilgi karın doyurmasa da kalbi doyurur diyelim. www.pinaraltay.com