Bugün gözlerime inanamadığım bir görüntüyle karşılaştım. Yılların Jazz Bistro’su, yiyip içip saatler geçirdiğimiz Capacity’nin ortasındaki o canım yer, bir kahveye dönüşmüş!!!
Ama ortada şöyle garip bir durum var. Ad aynı, logolar, tabelalar aynı, satılan şeyler farklı. Davidoff’un kendi mallarını sattığı bu kafe (içki dahil), şimdi içki satmıyor, bunun yerine oralet, çiğ köfte ayran satıyor…
Tamam bütün bunları geçtim. Adı bile “jazz” olan bir yerde, bangır bangır türkü çalınıyor. Ben türkü çok severim ama yazıktır günahtır o dekora, o isme türkü olmaz, uygun değil!
Ve bonus haber… Tüm garsonlar işten çıkarılmış ve onların yerine başı bağlı kızlar alınmış! Hepsi!!! Benim başı bağlılılarla da bir derdim yok ama öteki insanların günahı ne? Kafe el değiştirmiş olabilir ama içindeki garsonların değişmesine ne gerek var? Altındaki sebep kabak gibi ortada….
Durum böyle! Bana şaka gibi geldi. Yanından geçerken gülmeden duramadım. Garsonlarda bana garip garip baktılar. Resmen şaka!!!
Yandaki görüntüyü de yorumsuz veriyorum...
Davidoff Jazz Bistro vs. Yerde çiğköfte
Artık yuh!!!!
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Ramazan programı yapan yer değil mi? Yanlış hatırlamıyorsam iftarda da müzik falan vardı. Şimdi başörtüsü ve vatan elden gidiyor edebiyatı yapmıyayım. Fanatik bir Kemalist olsam da... Gene de modern bir alışveriş merkezin de bu salak görüntülerin işi ne anlayamadım. Yaparsın kendine sadece kendin gibilerin gittiği bir avm ondan sonra istersen zikir ayini yap. Caapcity'nin sahiplerinin izin vermesi de bize yeşil sermayenin çok farklı kollarda karşımıza çıktığını gösteriyor. Yazık!!
YanıtlaSil